Edebiyat-Toplum İlişkisi ve İlk Akımlar
Edebiyat, toplumun aynasıdır ve toplumsal olaylar kaçınılmaz olarak edebi eserlere yansır. Aynı zamanda edebiyat da toplumu etkiler, değişime ve dönüşüme sebep olabilir. Bu karşılıklı etkileşim, edebiyatın yaşadığı toplumun şartlarına göre değerlendirilmesini gerektirir.
Toplumdan uzak bir edebiyat yok olmaya mahkumdur. Örneğin Divan Edebiyatı uzun yıllar yaşamıştır çünkü saray tarafından desteklenmiştir, ancak halktan kopuk olması sebebiyle zamanla önemini yitirmiştir. Tanzimat döneminde Namık Kemal toplumsal yenilikleri desteklemiş, Kurtuluş Savaşı yıllarında ise Halide Edip Adıvar "Ateşten Gömlek" ve Yakup Kadri "Yaban" eserleriyle toplumu yansıtmıştır.
Din de insan hayatını etkileyen kutsal bir duygu olarak edebiyatta sıkça yer almıştır. Dönemlere göre değişen din anlayışı, edebi eserlerde kendini göstermiştir.
Bilgi Notu: Edebi akımlar, aynı görüşteki sanatçıların belirledikleri ilkeler doğrultusunda ortaya koydukları anlayışlardır. Bu akımların oluşumunda toplumsal gelişimler, bilimsel ilerlemeler ve bireysel farklılıklar etkili olmuştur.
Klasisizm, 17. yy'da Fransa'da ortaya çıkmış, akıl ve sağduyuya önem veren kurallı bir akımdır. Seçkin kişilerin anlatıldığı bu akım özellikle tiyatro türünde etkili olmuştur.