İslamiyet Öncesi ve Geçiş Dönemi Türk Edebiyatı
İslamiyet öncesi Türk halk şiirinin temel örnekleri koşuk, sagu ve destan türleridir. Bunlar genellikle kahramanlık ve doğa temalarını işler. Koşuklar, av, kurban ve zafer gibi olaylar sırasında okunan şiirlerdir. Aşk, doğa ve yiğitlik konularını ele alır ve 7'li hece ölçüsüyle yazılır. Kaşgarlı Mahmut'un Divanı Lügati Türk eseri bunlara örnektir.
Sagu ise Türklerin ölüm sonrası düzenledikleri "yuğ" törenlerinde söylenen bir ağıt türüdür. Bu şiirlerde ölen kahramanın iyilikleri ve güzellikleri anlatılır. Divanı Lügati Türk'te iki örneği bulunur.
Türklerin İslamiyet'e geçişiyle edebiyat da değişime uğramış, bu dönemde Uygur, Arap ve Fars alfabelerinden yararlanılmıştır. Bu geçiş döneminde çok değerli eserler ortaya çıkmıştır: Kutadgu Bilig, Yusuf Has Hacib tarafından 1069 yılında yazılmış ve ilk siyasetname örneklerindendir. Eserde dört sembolik karakter üzerinden adalet, mutluluk, bilgi ve akıbet kavramları işlenir.
Merak Uyandıran Not: Kutadgu Bilig'deki karakterlerin her biri bir gök cisminin adını taşır: Hükümdar Kün Togdu (güneş), vezir Ay Toldı (dolunay). Bu isimler, Türklerin eski inanç sisteminde gök cisimlerine verdikleri önemi gösterir!
Divanı Lügati Türk, Kaşgarlı Mahmut tarafından 11. yüzyılda yazılmış, içinde 7500 civarında Türkçe kelime bulunan bir sözlüktür. Eserde bir dünya haritası da bulunur. Atabetül Hakayık ise Ahmet Yükneki tarafından 12. yüzyılda yazılmış, "Hakikatlerin Eşiği" anlamına gelen dinî-ahlaki bir eserdir. Son olarak, Divanı Hikmet, Hoca Ahmet Yesevi'nin dinî-tasavvufi şiirlerinden oluşur ve insanlara ahlaki öğütler verir.