Hikâye ve Roman
Hikâye ve roman, edebiyatımızın en sevilen anlatı türleridir. Bu türler, yaşanmış veya yaşanması mümkün olayları ve durumları anlatır.
Hikâye (Öykü), kısa, yoğun ve etkileyici bir anlatımdır. Genellikle tek bir olay veya durum üzerine odaklanır. Hikâyenin unsurları; mekân, zaman, olay, kişiler, dil ve anlatımdır. Hikâye planı ise serim, düğüm ve çözüm bölümlerinden oluşur.
Türk edebiyatında modern hikâye, Tanzimat döneminde başlamıştır. Ömer Seyfettin olay hikâyesinin, Sait Faik Abasıyanık ise durum hikâyesinin öncüsüdür. 1950'li yıllarda bireyin iç dünyası, 1960'lı yıllarda toplumsal olaylar, 1980'lerden sonra ise birey merkezli hikâyeler yazılmıştır.
Roman ise daha uzun, ayrıntılı bir anlatı türüdür. İlk örnekleri 15. yüzyılda verilmiştir. Edebiyatımızda Tanzimat döneminde görülmeye başlanan romanın modern anlamdaki kurucusu Halit Ziya Uşaklıgil'dir.
Romanlar konularına göre tarihî, macera, sosyal, psikolojik, otobiyografik, bilimkurgu ve fantastik roman gibi türlere ayrılır. Cumhuriyet döneminde roman, toplumsal gerçekçilik çizgisinde gelişmiş, köy ve kent yaşamı, Doğu-Batı çatışması gibi konular işlenmiştir.
Bilgi Kutusu: Edebiyatımızda ilk yerli roman "Taaşşuk-ı Talât ve Fıtnat/Şemseddin Sami", ilk realist roman "Karabibik/Nabizâde Nâzım", ilk köy romanı "Karabibik/Nabizâde Nâzım", ilk psikolojik roman "Eylül/Mehmet Rauf"tur. Bu bilgiler, edebiyat sınavlarında karşına çıkabilir!