Türkiye Selçuklu Devleti
Süleyman Şah, Konya'yı Bizans'tan aldıktan sonra İznik'i ele geçirip başkent ilan ederek kendi himayesi altına almıştır. Türkiye Selçukluları, teşkilat yapısında en fazla İranlılardan etkilenmiş ve devletin yönetim merkezi saray olarak kabul edilmiştir.
Devletin temel politikaları gaza ve cihat politikası (Haçlılara ve Bizans'a karşı), Anadolu-Türk siyasi birliğini sağlama ve Anadolu'daki beyliklerin ele geçirilmesiydi. Selçuklularda devlet, hükümdar ailesinin ortak malıydı, bu da taht kavgalarına neden oluyordu. Şehzadeler "melik" unvanıyla eğitilirdi.
Ahi Teşkilatı, esnaflar arasında dini, sosyal ve ekonomik özellikler taşıyan bir örgütlenmeydi. Temel amacı zengin-fakir, üretici-tüketici, halk-devlet arasındaki ilişkileri kurarak sosyal adaleti gerçekleştirmekti. Ahilikte, çırak, kalfa ve usta arasında sıkı bir hiyerarşi bulunurdu ve esnaflar kazançlarının bir bölümünü "Orta Sandık" adı verilen yerlerde toplardı.
Selçuklu Hukuk Sistemi: Şer'i Hukuk (kadılar tarafından yürütülürdü) ve Örfi Hukuk gelenek−go¨renekler,emir−idadtarafındanyu¨ru¨tu¨lu¨rdu¨ olmak üzere ikiye ayrılırdı.