XI. Yüzyılda Anadolu'ya Türk Göçleri
Türkler tarih boyunca çeşitli nedenlerle Orta Asya'dan göç etmişlerdir. Başlangıçta bu göçler daha çok ganimet elde etmek ve askeri amaçlarla yapılıyordu, kalıcı yurt kurma düşüncesi yoktu. XI. yüzyıl başlarında Oğuz Yağbu Devleti'nin yıkılması, ardından kuraklık, hayvan hastalıkları ve nüfus artışı gibi sebepler Oğuz Türklerini mecburi göçe zorladı.
Horasan bölgesine gelen Oğuzlar, Selçuk Bey önderliğinde İslamiyet'i kabul ettiler. Karahanlılar ve Gazneliler arasında sıkışan Kınık Boyu, çıkış yolu olarak batıya yöneldi. Selçuk Bey'in torunları Tuğrul ve Çağrı kardeşler Anadolu'yu keşfettiler. Verimli toprakları, elverişli iklimi ve önemli ticaret yolları üzerindeki konumuyla Anadolu, Türkler için ideal bir yerleşim alanıydı.
Not: Anadolu'nun Türkleşmesinde dönüm noktası 1071 Malazgirt Savaşı'dır. Ancak öncesinde 1040 Dandanakan ve 1048 Pasinler Savaşları da bu sürece zemin hazırlamıştır.
Bizans İmparatorluğu bu dönemde çeşitli sorunlarla boğuşuyordu. Feodal toprak düzeni halkı fakirleştirmiş, orduda yerli asker sayısı azalmıştı. Bizans'ın baskıcı dini politikaları, farklı inançlara mensup toplulukları Ortodokslaştırma çabası, halkın Türkleri bir kurtuluş olarak görmesine neden oldu. Bu durum Anadolu'nun daha hızlı Türkleşmesine ve İslamlaşmasına katkı sağladı.
Bizans'taki iç çekişmeler, taht kavgaları ve ekonomik sorunlar da savunmayı zayıflatmıştı. Senyörler ve derebeyleri kendi çıkarlarını düşünerek hareket ediyor, merkezi otorite giderek zayıflıyordu. Tüm bu faktörler, 1071 Malazgirt Savaşı'nda Alp Arslan'ın önderliğindeki Selçukluların, Romen Diyojen komutasındaki Bizans ordusunu yenmesini ve Anadolu'nun kapılarının Türklere açılmasını kolaylaştırdı.