- yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun dış ilişkileri üç önemli güç ile şekillendi: Safeviler, Lehistan ve Venedik.
Osmanlı-Safevi İlişkileri dönemin en kritik diplomatik ve askeri meselelerinden biriydi. İki devlet arasındaki gerginlikler genellikle mezhepsel farklılıklar ve toprak anlaşmazlıklarından kaynaklanıyordu. Osmanlı-İran Savaşları sonucunda 1639'da imzalanan Kasr-ı Şirin Antlaşması, iki devlet arasındaki sınırları belirledi ve uzun süren bir barış dönemini başlattı. Bu antlaşma, günümüz Türkiye-İran sınırının temelini oluşturdu.
Osmanlı-Lehistan İlişkileri ise inişli çıkışlı bir seyir izledi. Lehistan'ın Osmanlı himayesine girmesi önemli bir dönüm noktasıydı. Osmanlı-Lehistan Savaşları sonucunda 1672'de imzalanan Bucaş Antlaşması ile Podolya eyaleti ve Ukrayna'nın bir kısmı Osmanlı topraklarına katıldı. Bu dönemde Lehistan, Osmanlı'ya vergi ödeyen bir vassal devlet haline geldi.
Osmanlı-Venedik İlişkileri özellikle Akdeniz ve Ege'deki hakimiyet mücadelesi etrafında şekillendi. Osmanlı-Venedik Savaşı olarak bilinen Girit Savaşı (1645-1669), dönemin en uzun süren askeri çatışmasıydı. 24 yıl süren kuşatma sonunda Girit'in fethi tamamlandı ve ada Osmanlı topraklarına katıldı. Bu fetih, Osmanlı'nın Doğu Akdeniz'deki hakimiyetini pekiştirdi ve Venedik'in bölgedeki gücünü önemli ölçüde azalttı.