1533 İstanbul Antlaşması ve Osmanlı-Safevi ilişkileri, 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun dış politikasında önemli bir dönüm noktasını temsil eder.
1533 İstanbul Antlaşması, Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlı İmparatorluğu ile Avusturya arasında imzalanmıştır. Bu antlaşma ile Avusturya arşidükü Ferdinand, Osmanlı padişahına yıllık vergi ödemeyi kabul etmiş ve Macaristan'daki Osmanlı hakimiyetini tanımıştır. Antlaşmanın en önemli maddelerinden biri, Avusturya arşidükünün Osmanlı padişahına denk sayılması olmuştur. Bu diplomatik başarı, Osmanlı Devleti'nin Avrupa'daki gücünü ve prestijini artırmıştır.
Osmanlı-İran Savaşları ve bunun sonucunda imzalanan Amasya Antlaşması, doğu politikasının önemli bir parçasıydı. Safevi Devleti ile yaşanan gerginlikler, mezhep farklılıkları ve bölgesel hakimiyet mücadelelerinden kaynaklanıyordu. Değişen Dünya Dengeleri Karşısında Osmanlı Siyaseti, bu dönemde hem doğuda hem de batıda dengeli bir politika izlemeyi gerektirmiştir. Osmanlı İmparatorluğu, İran'la olan mücadelesinde stratejik öneme sahip bölgeleri kontrol altında tutmaya çalışırken, Avrupa'da da Habsburg tehdidine karşı önlemler almıştır. Bu dönemde izlenen çok yönlü diplomasi, Osmanlı Devleti'nin uluslararası sistemdeki konumunu güçlendirmiş ve imparatorluğun en parlak dönemlerinden birini yaşamasını sağlamıştır.